Container Icon

ÇEVRECİ KARİKATÜRLER

Çevreci Karikatürler

                  http://img216.imageshack.us/img216/4821/0evrekarikatrleri3.jpg
 
   

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

ÇEVRECİ SİTELER

Çevreci Siteler
Buradaki çevreci sitelerden de değişik bilgiler alabilirsiniz:

http://www.tema.org.tr/

http://www.greenpeace.org/turkey/

http://www.greenpeace.de/

http://www.agaclandirmaseferberligi.gov.tr/

http://www.dogadernegi.org/

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

DOSTLARIMIZI KORUYALIM

Her türlü doğal canlı varlık, varlığını sağlıklı olarak sürdürme hakkına sahiptir. Çevremizi olumlu ve doğru şekilde bir bütün halinde korumak zorundayız. Çünkü dünya, tüm canlı ve cansız varlıkların bir tür etkileşim arenasıdır. Bu etkileşim doğanın bütünlüğü açısından temel fonksiyonudur.
Hayvan hakları dendiği zaman, konunun asla evcil ve başıboş hayvanlarla kısıtlı olmadığını bilmemiz gerekir. Hayvan hakları, av hayvanlarından, evcil ve yaban hayvanlarına, kobay hayvanlarından, besi hayvanlarına kadar, geniş bir açı içinde yeryüzündeki tüm hayvanlara varolma ve yaşama hakkı verir.
Hayvanlar da düşünür, hisseder, acı çekerler. En akıllı, en gelişmiş yaratık insanoğlu olduğuna göre insan, bu hak ile diğer hayvanları da korumak zorunluluğundadır.İnsanlar, hayvanların acı çekmelerini önlemeli, onlara özelliklerine uygun şartlar sağlamalı ve öldürülmeleri zorunlu ise bunu acı vermeden gerçekleştirmelidir.İnsanlar hayvanları korumalı, beslemeli ve yaşamalarını sağlamalıdır. İnsanlar, hiçbir hayvana kendi zevkleri için zarar vermemelidir.
Hayvan haklarını savunmanın amacı, insan ve hayvanların eşit olmalarını sağlamak değil, hayvanların temel hak ve özgürlüklerini temin etmek, acı ve işkence çekmelerini özellikle yavrulama zamanı öldürülmelerini engellemektir.
İnsan haklarının henüz istenildiği ölçüde yerleşmediği ülkemizde, hayvan haklarından söz etmenin doğru olmadığını düşünenler olabilir. Ancak sorunların ve yanlışların düzeltilmesinde; insanların ahlâki normlarda birleşmesi insanlığın yükselen değerlerinde buluşması yatmaktadır. Bunun sağlanması ile ilgili her girişimi desteklemenin sorunların çözümü açısından büyük önemi vardır.
Her bitki ve hayvan türü, doğal dengenin ayrılmaz birer parçasını teşkil etmekte ve doğal dengenin oluşumuna katkıda bulunmaktadır.
Hayvan sevmek ve onlara karşı merhamet duygusu beslemek vicdani bir gereksinimin doğal sonucudur. Bu sonuçta toplumun gerçek uygarlık düzeyini görmekteyiz.
Hayvanların en çok acı çektiği, sokaklarda süründüğü, insanların zulmüne uğradığı, aç ve sefil kaldığı, kullanıldığı ülkeler, yeryüzünün geri kalmış ülkeleridir.

Hayvanları sevelim ve koruyalım, onlar da bizler gibi yaşama haklarına sahiptir.
Unutmayalım ki hayvanları seven insanları da sever. Bu bizim için onurlu bir görevdir.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

ENERJİ TASARRUFU

Enerji Tasarrufu

Enerji çeşitli biçimlerde görülür. Ona güneş ışınları şeklinde rastlıyoruz. O yiyeceklerimizin içinde yağ ve şeker olarak bizleri yaşatır. En iyi tanıdığımız enerji şekli ise ısı enerjisidir. Onu kömür, petrol ya da doğalgaz gibi fosil yakıtları, ısı ve elektrik üretmek için yaktığımızda elde ederiz.
Doğada mevcut olan temel enerji kaynakları şunlardir:

    Yenilenebilir enerji kaynakları: Güneş enerjisi, rüzgar ve su gücü, yeriçi ısısı.
    Yenilenemeyen enerji kaynakları: Nükleer enerji ve fosil kaynaklar (kömür, petrol, doğalgaz gibi maddeler milyonlarca yil öncesi bitkilerden ve ölmüş hayvanlardan oluşmuşlardır. Bundan dolayı bu maddeler “fosil enerji kaynakları” diye adlandirılmaktadır.)

Gerek fosil enerji kaynakları, gerekse nükleer yakıtlar, teknolojik yöntemlerle elektriğe dönüştürülürken, çevreyi aşırı derecede kirleten ve iklimi etkileyen gazlar ve atıklar meydana gelir. Nükleer santrallarin ürettiği radyoaktif ışınlarla yüklü atıklar da büyük sorunlar yaratmaktadir. Nükleer atıklar, her ne kadar geniş güvenlik tedbirleri alınarak depolanıyorlarsa da, doğabilecek en ufak bir patlamadan veya sızıntıdan (1986`da Çernobil`de yaşandiği gibi), doğaya ve aynı zamanda insan ve diğer canlılara verecek büyük zararı önlemek mümkün değildir.
.
.
.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

PİLLER ve ÇEVRE

Piller Ve Çevre

Teknolojinin gelismesini büyük bir hizla sürdürdügü son yillarda yasamimizda pille isleyen saatler, fotograf makineleri, uzaktan kumondalar gibi bir dizi elektrokik aletler yer almaktadir. Yüzyil kadar önce kesfedilen ve 1960`li yillardan buyana tasinabilir elektronik aletlerin artmasiyla birlikte günlük hayatta gittikçe daha sık kullanilmaya basladigimiz pil ve akümülatörler daha fazla miktarlarda tüketilmekte ve üretilmektedir. Pil atiklari birçok insanda üstünde pek fazla durulmayan konuyu teskil etmektedir. Pil atiklari içerdikleri zararli maddeler örnegin: kadmiyum (Cd), kursun (Pb), civa (Hg) ve çinko (Zn) gibi agir metaller sebebiyle tehlikeli özellikler tasimakta ve bilhassa su ve toprak kirlenmesinde önem arzetmektedir.Tarih sürecinde çok sayida arastirmaya konu olan piller günümüzde hala gelistirilmeye çalisilmakta ve bu hususta pillerin güvenirligini, ömürlerini ve kütlesel enerjilerini arttirmaya yönelik çok sayida proje çalismasi yürütülmektedir. Ìncelenen konular arasinda, lityumlu piller, civa oksit-kadmiyum pilleri, çinko-hava pilleri, organik elektrolitli piller ve kati elektrolitli piller yer almaktadir.

Çevre sagligi için pil seçiminde bazi tavsiyeler:
Ìlk etapta mümkünse pillerden kaçinilmali, alternatif olan ürünlere örnegin: mekanik veya günes enerjisiyle çalisan saatlere, elektrikli tras makinelerine ve elektronik esyalara, günes enerjisiyle çalisan hesap makinelerine öncelik taninmalidir. Çünkü çevremize zarar vermeyen piller yoktur. Yanliz bazi piller digerlerine nazaren çevremize daha az zarar verirler. Bu da pillerin içinde bulunan kimyasal maddelere baglidir.
Eger ille de pil olsun diyorsaniz, pil satin alirken kullan-at (sarj edilemeyen) piller yerine sarj edilebilen piller tercih edilmelidir. Bu pillerin içinde büyük miktarda agir metaller olsa bile, diger pillere nazaren ekolojik olarak çevremize daha uyumludur. Çünkü diger piller bosaldiktan sonra çöpe atilmasi gerekirken, sarj edilebilen piller ise bosaldiginda yüzlerce defa tekrar sarj edilebilirler. Bu piller ilk basta pahali gibi gelebilir. Ama bu tür piller yüzlerce defa sarj edildikten sonra, diger pillere nazaren daha ekonomik olduklari için uyungundurlar. Yalniz el feneri gibi az kullanilan aletlerde, kullan-at piller daha ekonomiktir.
Lütfen, hangi pil olursa olsun bunlari evsel çöplere atmayaniz. belediyelerin zararli madde toplama yerlerine geri verilebilir.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

OTOMOBİL VE HAVA KİRLİLİĞİ

Otomobil Ve Hava Kirliliği


Soludugumuz havayi kirleten araçlarin basinda benzin veya mazotla çalisan araçlar gelmektedir. Yeryüzünde kullanilan araba sayisi her geçen gün artmaktadir, tabii dolayisiyla havaya birakilan eksoz gazinin miktarida artmaktadir. Eksoz gazlari karbonmonoksit, karbondioksit, kükürt, kursun ve daha birçok zehirli maddeler içermekte. Havada biriken bu maddeler solunumla vücuda tasinmaktalar ve insan sagligini etkilemektedir.

Hava kirliligin daha yüksek boyutlara ulasmasini önlemek için, herkes kendi çapinda uygulayabilecek davranislarla katkida bulunabilir. Örnegin:
  • Yakin mesafeleri yürüyerek veya bisikletle asmak, hem daha saglikli, hem de çogu zaman otomobilden daha hizlidir (park aramak, kuyruk, vs.). Bir yere varmak için yürümekten sonra çevreye ve sagliga en zararsiz yöntem bisikletle gitmektir, çünkü bisikletler fosil yakit harcamiyorlar, atik gazlar olusturmuyor ve diger tasit araçlarina göre daha az yer kapliyorlar. Bu nedenlerden dolayi bisiklet kullanimi çevrenin korunmasinda büyük katkida bulunuyor.
  • Özel araba yerine tren, tramvay ve otobüs gibi toplu tasit araçlari kullanilabilir. Toplu tasit araçlari özel araçlara nazaren çevreye daha uyumludur. Çünkü bir yere gitmek için toplu tasit araçlari kullanildigi taktirde trafikte ki araba sayisi azalacaktir. Böylece hem havayi kirleten eksoz gazlari azalacak hem de hammadde tasarruf edilecektir. Toplu tasit araçlari ile bir yere varmak için arabaya nazaren biraz zaman alabilir, ama bu zaman günlük gazete, dergi veya kitap okuyarak degerlendirilebilir ayrica arabaya nazaren daha stressizdir.
    .
    .
    .
     

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ

Gürültü Kirliliği

Gürültünün de insan sağlığını, en az hava ve su kirliliği kadar etkilediği saptanmıştır. Gürültünün nabız ve soluma hızlarını artırarak insanların fizyolojik durumunda değişikliklere yol açabildiği gibi,geçici ya da kalıcı işitme bozuklukları yaratabilir. Gürültüden kaynaklanan işitme bozukluğu, milyonlarca sanayi işcisini tehdit etmektedir. Ayrıca gürültünün kalp krizine ve yüksek tansiyon, ülser gibi kronik rahatsızlıklara neden olduğu yolunda tıbbi bulgular vardır.
Gürültü, insan ve çevresi üzerindeki etkileri giderek artan bir kirlenmedir. Buna “ses kirliliği” de diyoruz. Hoşa gitmeyen, rahatsız edici bir akustik olgu ya da beğenilmeyen, istenmeyen sesler topluluğu gürültüyü tanımlar.
 Canlıların bulunduğu her yerde bir ses oluşumu vardır. İnsanlar ve hayvanlar yaşayış düzenleri içinde gerekli-gereksiz sesler çıkarırlar; gürültü yaparlar. Çok çeşitli hayvanların yaşadığı bir Tropik ormanın kendine özgü bir gürültüsü vardır. Savanların, bozkırların da daha düşük düzeyde olsa da, belli ölçüde gürültüleri söz konusudur. Hayvanlar, savunma haberleşme, beslenme konularında günlük eylemleri içinde gürültü yaparlar.
Ses kirlenmesi insanoğlu kadar eski bir ortam bozulması olayıdır. Gürültü, insan sağlığına olumsuz yönde etki yapan, dışsal çevreyi kirleten bir etkendir. Ses bizi evde, sokakta, işte, kurumlarda üretim işlerinde, yollarda ve her yerde, her zaman bizi etkiler. Ses kirlenmesi çok büyük bir sorundur.

ÖNLEMLER
Ses kirlenmesini önlemek, endüstri toplumlarında zordur. Günlük yaşamın her evresinde gürültüyle iç içeyiz. Fakat, gürültü kaynağı olan makinelerin donanımında değişiklik yaparak, en az düzede ses çıkarmaları mümkündür. Motorlu araçların egzozlarına susturucu takmak, caddelerin trafiğini metro gibi yeraltına indirmek, kitle taşımacılığına önem vermek , bisiklet kullanımını yaygınlaştırmak, daha az gürültü ile yaşamak için, toplumu eğitmek büyük önem taşır.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

PLASTİK VE KAĞIT TORBALAR

Plastik ve Kağıt Torbalar

Satin aldiginiz her malin torbaya yerlestirilmesinin ne kadar garip oldugunu hic düsündünüz mü?… Bir tek cikolata paketini, bir paket patetes cipsini bile torbaya koymamimiz garip degil mi? Torba icinde torba…
Fakat her alisverise ciktigimizda ayni davranisi yineliyoruz. Ve sonra torbayi cöpe atiyoruz.
Ne israf! Torbalar Dünya´mizin hazinelerinden üretilirler. Kagit torbalar agaclardan, naylon torbalar petrol atiklarindan üretilmekte. Ayrica bu iki maddenin üretimi de hava kirliligini artirmakta. Ama siz, bu konuda yardimci olabilirsiniz. Sadece, gereksinmeniz olmayan torbalara “HAYIR!” demeniz yeterlidir.
Bunları biliyor muydunuz?
  • 15 yillik bir agactan ancak 700 kagit torba üretebilirsiniz.
  • Peki bu torbalar ne kadar dayanir? Büyük süpermarketlerde kasiyerler bir saat icinde 700 torba dagitirlar.
  • Dünya´nin bazi yörelerinde kagit torba yapmak icin yeterli orman kalmadi. Bu yüzden insanlar satin aldiklarini tasimak icin baska yollara basvurdular. Satin aldiklari mallari kücük el arabalarinda veya evden getirdikleri kumas torbalarin icinde tasiyor.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

SU KİRLİLİĞİ

Su Kirliligi

Dünya adini verdimiz gezegenizin büyük bir bölümü su ile kaplidir. Dünyamizin büyük bir bölümünü okyanuslar olusturmaktadir; ayrica göller, nehirler, dereler ve hatta yeralti sulari bulunmaktadir. Dünya üzerindeki tüm canlilarin en küçük böcekten en büyük balinaya dek yasamlari bu suya baglidir. Su hepimiz icin cok degerlidir. Fakat biz üstümüze düsen görevi geregince yapip sularimizi temiz tutamiyoruz. Günümüzde Dünya´nin bircok yerinde sular kirlenmis durumdadır.

Nehir ve göller 
Nehir ve göller, atillan cöpler veya zehirli kimyasal atiklarla kirlendiler.

Yeralti sulari
Yeralti sulari ise topragin altina sizan benzin ve diger zararli sivilar tarafinda kirlenmektedir. Ciftlilerde veya bahcelerde kullanilan bazi yapay gübreler ve böcek öldürücü ilaclar da topraktan iceriye sizarlar.
Denizler
Bircok canlinin yuvasi olan okyanuslar, uzun süredir cöp ve zehirli kimyasal atiklarin bosaltildigi bir cöplük haline gelmistir. Artik okyanuslar da kirlenmektedir.
Bizim görevimiz
Suyumuzu koruyup, temiz tutmaliyiz ki, insanlar, bitkiler ve hayvanlar her zaman icebilecekleri temiz su bulabilsinler. Böylece balik ve diger yaratiklar da yasamlarini sürdürebilsinler.

 

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

ÇEVRECİ GÜNLER

Çevreci Günler

05 Haziran / Dünya Çevre Günü
11 – 18 Ocak / Enerji Tasarrufu Haftası
21 Mart / Orman Haftası
22 Mart / Dünya Su Günü
22 Nisan / Dünya Günü
4 Ekim / Hayvanları Koruma Günü
8 Haziran / Dünya Okyanus Günü

05 Haziran / Dünya Çevre Günü

1972 yılında İsveç’in Stockholm kentinde yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansında alınan bir kararla, 5 Haziran günü Dünya Çevre Günü olarak kabul edildi.Haziran ayının ikinci haftası ile başlayan haftayı, okullarımızda Çevre Koruma Haftası olarak kutlamaktayız. Sanayileşme ve kentlerdeki nüfus yoğunlukları, çevre sorunlarının artmasına sebep olmuştur. Bütün ülkelerin ortak sorunu haline gelen çevre kirlenmesi, günümüzde insan sağlığını tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Ölümlere sebep olan solunum yolu hastalıklarının çoğu hava kirliliği sonucunda oluşmaktadır. Balıklar, çevre kirlenmesinden en çok zarar gören canlıların başında gelir.Sanayi artıkları, spreyler, yakıtlarla ortaya çıkan gazlar, dumanlar, petrol ve ilaç atıkları, plastik ürünler, suni gübreler ve çöpler çevre kirlenmesine sebep olan en önemli etmenlerdir.Çevre kirlenmesini, insanın doğaya verdiği zarar olarak da tanımlayabiliriz. Doğanın korunması ve tahribatının engellenmesi zorunludur. Gelecek nesillere iyi bir çevre bırakmak için kirlenmeleri mutlaka önlemek, yeşil alanları ve hayvanları koruyup çoğaltmak gerekir. Bilinçsizce sağa sola attığımız plastik ürünlerin doğada 400 yıl kadar çürümeden kalabildiğini söylersek, karşı karşıya kaldığımız tehlikenin boyutlarını biraz olsun anlayabiliriz. Çevrenin kirlenmesini önlemek için üzerimize düşen görevleri mutlaka yapmalıyız. 

.

.

.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS